Salı, Nisan 21, 2020

Bursa'nın Nefis Tahinli Pidesi

Daha önce de Belçika'da yaşarken denediğim ama yapamadığım bir tarifti Tahinli Pide.. O zamanlar hiç yemediğim halde yapmaya çalışıyordum. Sonra Türkiye'ye döndüğümüzde Bursa'da yediğimde nasıl bir güzellik olduğunu fark ettim. Sıcak sıcak fırından alıp hemen orada çayla beraber yemek harika bir şey. Bu arada ben 1 senedir şeker yemeyi bıraktığım için artık benim için bunlar hayal ama gene de evdekiler bayıldığı için denemek istedim.

Youtube'da Sanal Fırın diye bir kanal var, tüm tarifler garanti bir şekilde tutuyor. Orada görünce tarifi hemen uyguladık ve sonuç muhteşem.

Tarifin videosunu şu linkten izleyebilirsiniz. Haydi mutfağa!




Cumartesi, Nisan 18, 2020

Semizotu Salatası

En sevdiğim salatalardan biridir semizotu salatası. Yıkaması zor tek tek ama hazır olunca da enfes ve ferah bir salata..

Benim gibi kolaya kaçanlara gelsin..

SEMİZOTU SALATASI


Malzemeler
1 demet semizotu
5-6 yemek kaşığı süzme yoğurt
3 diş sarımsak
1 çay kaşığı tuz (silme)
Üstü için 1-2 yemek kaşığı sızma zeytinyağı

Yapılışı
Semizotunun önce yapraklarını ayıklıyoruz ve tertemiz bir kaç suda tek tek yıkıyoruz. İsterseniz önce sirkeli suda bir 5-10 dakika bekletebilirsiniz. Sonra biraz süzgeçte sularının süzülmesini bekliyoruz. Yoğurdun içine sarımsakları ezin ve tuzu ekleyin. Semizotu yapraklarını ekleyip hepsini karıştırın. Servis tabağına aldıktan sonra üstüne zeytinyağını gezdirin.

Afiyet olsun!


Salı, Nisan 14, 2020

Yıllar sonra yeniden mi?

Herkese Merhaba,

2008 yılında Belçika'ya ilk taşındığımda can sıkıntısından yazmaya başlamıştım. Ve kızım doğduktan sonra çok uzun bir ara verdim yazı yazmaya. Ama bu karantina günlerinde madem evdeyiz ve bol bol yemek yapıyoruz. Neden bunları paylaşmayayım diye düşünerek yeniden eski dükkana dönmüş oldum..

Bana blogun en büyük faydası aslında yemek kitabı görevi görmesi.. Yaptığım beğendiğim tarifleri bulmak çok kolay olduğu için burası benim için hazine.. Kendim için yazıyorum diyebilirim. Sizler de faydalanırsanız ne mutlu.

Bugünün tarifi peynir topları.. Arkadaşım Olcay çok güzel yapar, onda ilk kez görüp heveslendiğim bir tarif, hazır evdeyken de tarifi uyguladım.. İşte geliyor..


PEYNİR TOPLARI
350 gr lor peyniri
2 yumurta
2 yemek kaşığı çörekotu
1 tatlı kaşığı karbonat ve mahlepli kabartma tozu
1 çay kaşığı tuz (silme)
1 çay kaşığı tatlı kırmızı toz biber
Üstü için susam

YAPILIŞI
Tüm malzemeleri bir kapta homojen bir karışım olana kadar karıştırın. Sonra tatlı kaşığı kadar elinize malzemeden alıp yuvarlayın. Susama batırıp tepsiye dizin (susamsız da olur). Önceden 175 C'ye ısıtılmış fırında 15-20 dakika kadar pişirin.

Afiyet olsun!


Somonlu Makarna Salatasi ve Pogaca




Rodos'ta ziyafet..

Rodos'a giderseniz, Tamam Restaurant'a gidin, her akşam gideceksiniz zaten sonra..





Perşembe, Mayıs 05, 2016

Çikolatalı Muffin

Kızım artık neredeyse 5 yaşında.. Her sabah sımsıcak sarılması ve öpücükleri ile uyandığım için ne kadar şanslıyım.. can kuşum benim..

Ne zamandır bir şeyler yazamadım, eski heves de kalmadı bir yandan.. Ama bu aralar yeni bir uğraş ararken aklıma geldi sığındığım eski limanım..

Kim bilir belki yeniden yeni bir hevesle girişirim blog yazılarıma..

Bugun için kızımın topik elleri ile hazırladığı çikolatlı muffin fotografı ile başbaşa bırakıyorum sizi..

Tarif şu siteden..


Pazar, Mart 22, 2015

Çikolatalı Kapkek

Uzun zamandır yeniden bir şeyler yapıp buraya post etmek istiyordum ama hayat koşturmaca ile geçiyor.. Melis doğduktan sonra nasıl geçti 3.5 yıl hiç anlamadım. 

Melis'in arkadaşı Damla'nın doğumgunu için birlikte hazırladığımız süslü kapkeklerin tarifini Yemek Yolculuğu blogundan esinlendik.. Malzemelerin eklenmesi ve hamurun çırpılmasını tamamen kızım yaptı. Sonra da birlikte üstünü kızımla süsledik. 

İşte fotograf, işte tarif..

Malzemeler:

3 yumurta
4,5 türk kahvesi fincanı toz şeker
3 türk kahvesi fincanı zeytinyağı
2 türk kahvesi fincanı yoğurt
4,5 su bardagı un
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilin
3 çorba kaşığı kakao

14 adet buyuk boy kapkek kağıtları (carrefour'dan aldım benimkileri)

Yapılışı:

Önce yumurtalarla şeker guzelce çırpılır. Sonra, yoğurt ve zeytinyağı eklenir, karıştırılır. En son da tüm kuru malzemeler; un (yarım bardağını ayırıp kıvama göre ekleyin ya da eklemeyin), kabartma tozu, vanilin, kakao eklenir ve sadece malzemeler karışına kadar düşük devirde çırpılır.  Un miktarını ben biraz kendime göre göz kararı düzenledim. Siz de kıvamına bakıp ona göre son kalan yarım bardağı ekleyip eklememeye karar verebilirsiniz.

Hepsi aynı ölçüde olması için dondurma kaşığı ile her bir kapkek kağıdına (kalıbına) 2 ölçü hamurdan koydum. 175-180 C ye ısıtılmış fırında yaklaşık 30-35 dakika pişirdim. Soğuduktan sonra da üzerini krem şanti ile süsledim. En son da file fıstıkla son dokuşunu yaptım.

Afiyet olsun.




Pazartesi, Kasım 25, 2013

Bir Alman Kurabiyesi: Lebkuchen

Geçen ofiste arkadaşlarla oradan buradan gelirken, aklımıza lebkuchen düştü.. Ben de denemeye karar verdim ve haftasonu birkaç tarifi birleştirip yaptım fena da olmadı.. Değişik bir tarif arayanlara tavsiye ederim..



Malzemeler

120 ml bal
60 ml pekmez
80 gr tereyağı
250 gr un
85 gr çekilmiş fındık
1 tatlı kaşığı tarçın
2 tatlı kaşığı toz zencefil
1 tatlı kaşığı kurabiye baharatı (ben bunu belcikadan getirmiştim ama içinde tarçın, yenibahar kakule, zencefil, karanfil gibi baharatların olduğu bir karışım)
1 tatlı kaşığı kabartma tozu
1 çay kaşığı karbonat
1 portakalın rendelenmiş kabuğu

üstlerine 20 adet badem

üstü için
1 yumurtanın beyazı
100 gr pudra şekeri


Yapılışı

Bir tencerede bal, pekmez ve tereyağı düşük ısıda yağ eriyene kadar ısıtılır.

Diğer bir kapta tüm kuru malzemeler birleştirilir. Üstüne pekmez-bal karışımı ile birlikte portakal kabukları eklenir. Homojen bir karışım elde edilir. Buzdolabında 2 saat bekletilir.

Sonra 2 cm çapında toplar yapılır. Yaklaşık 20-25 tane çıkması lazım.. Sonrasında biraz bastırılıp disk halinde arada mesafe kalacak şekilde yağlanmış tepsiye yerleştirilir. Ortalarına bademler bastırılarak yerleştirilir.

160 dereceye ısıtılmış fırında yaklaşık 15 dakika pişirilir. Yalnız dikkat edin çok çabuk altları yanabiliyor, sanırım bal ve pekmezden dolayı. O nedenle kabarıp üstü kızarınca hemen alın.

Üst glazürü için yumurtanın beyazı pudra şekeri ile karıştırılır. Akışkan kıvam için az su ekleyin ama yavaş yavaş ekleyin, birden çok olmasın. Sonra kurabiyelerin üstünü bu sıvıya daldırın. Ilık fırında (kurabiyelerin sıcağı yeterli, yeniden açmayın) üstlerini kurutun..

Afiyet olsun!





Pazar, Ekim 20, 2013

Geçmiş bayramınız kutlu olsun!

Bayramda kayınvalidemle birlikte yaptığımız bir tatlı.. Çok leziz ve değişik bir tatlı oldu, annem de tattı çok beğendiğini söyledi, birlikte de yapalım dedik ama baklavalardan sıra gelmedi..

Tarif çok basit.. Ortalama hamur açma yeteneğine sahip biri bu tatlıyı kolaylıkla yapacaktır.. Baklava yapmaktan çok daha kolay.. Fotoğrafları cep telefonumla çektiğim için çok iyi değil ama konuyu anlatıyor :)



MİDYE TATLISI

Malzemeler
1 çay bardağı yoğurt
1 çay bardağı sıvıyağ
1 çay bardağı süt
1 yumurta
1 yemek kaşığı sirke
Yarım paket kabartma tozyu
3.5 su bardağı un
1 çay bardağı buğday nişastası
1 silme çay kaşığı tuz

arasına serpmek için buğday nişastası

içi için ceviz

Üstüne dökmek için 150 gr eritilmiş tereyağı

Şerbeti için

2.5 su bardağı su
3 su bardağı şeker
Çeyrek limonun suyu
bir fizke tuz

Yapılışı

Sıvı malzemeler bir kaba alınır, karıştırılır. Üstüne diğer malzemeler eklenir, hamur toparlanana kadar yoğurulur.

Hamur 12 parçaya ayrılır. Her biri tabak kadar açılır.

Aralarına nişasta serpilir ve üstüste konulur. En üste nişasta serpilmez.

Üsüste konulan hamurlar tek bir hamur olarak baklava hamuru gibi açılır. Yaklaşık olarak 50-60 cm çapında açılır.

Rulo sarılır. Dilimlere ayrılır. Her bir dilim tekrar biraz büyütmek için açılır. Yapılış aşamaları tarifi aldığımız şu sayfada daha güzel anlatılmış.. 

Ortasına ceviz konulur ve kapatılır. Kapatmak için biz çok az yumurta akı kullandık.. Orjinal tarifte gerek yok denilmiş.. 

Sonrasında yağlanmış fırın tepsisine dizilir. Üstlerine tereyağı kaşıkla gezdirilir. 

200 dereceye ısıtılmış fırında üstleri kızarana kadar pişirilir.

Şerbeti için su ve şeker bir kaba alınır, kaynatılır. Şurup sıcağıa yakın ılık olunca soğuyan tatlının üstüne dökülür.

Afiyet olsun!

Pazar, Eylül 15, 2013

Etsiz çiğ köfte

Eşim ne zamandır istiyordu.. Bir keresinde de kendi denemiş ben evde yokken ama tarifte içine tarçın koydurduğu için bence bir garip olmuştu tadı fena olmamakla birlikte.. Böyle söyleyince, sanki eşim pek yemekten anlamaz gibi oldu ama güzel yapar Tolga.. Bazı yemekleri hatta benden daha iyi yapar..

Ben de internette gezindim biraz, sonra gözüme Lezzetçi'deki tarifi kestirdim.. Ufak tefek değişiklikler yaptım.. Fotoğrafı yedikten sonra çekmek aklımıza geldi, o yüzden çok iyi değil ama idare eder.. Benim tarifim şöyle..



Malzemeler
1.5 su bardağı çiğ köftelik esmer bulgur
1 soğan (ince ince doğranmış)
2 diş sarımsak (havanda dövülmüş)
1 yemek kaşığı domates-biber salçası karışımı
1 tatlı kaşığı kimyon
1 büyük domates (rendelenmiş)
Yarım demet ince doğranmış maydanoz
1 tatlı kaşığı isot
1 çay kaşığı nane
Tuz, kırmızı biber, karabiber

Köfte ile servis için: marul ve limon

Yapılışı
Bulgur derin bir kaba alınır. Üstüne yarım su bardağı kaynar su gezdirilir. Bu arada soğan ince ince doğranır. Bulgurun üstüne eklenir. Maydanoz dışındaki tüm malzemeler eklenir ve yoğurulur. Ben mutfak robotuna tam 25 dakika yoğurttum, bu aşama benim için kolaydı ama elde yoğurulunca ne kadar yoğurmak lazım bilemiyorum.. Bulgurlar yumuşayana kadar yoğurmak gerekiyor.. Sonrasında köfte şeklini verip, marul ve limonla servis edebiliriz.. 

20-25 adet köfte çıkıyor bu tarifle..

Afiyet olsun..


Pazar, Eylül 01, 2013

Mozaik Pasta / Beyaz Peynirli Kırmızı Biber Salatası


Mozaik pasta aslında herkesin bildiği ve de kolayca yaptığı bir tatlıdır.. Ama servisi için sıradandır denebilir.. Ben de bugun gelen arkadaşlarım için farklı bir sunum yapmak istediğim için resimdeki gibi birşey denedim.. Mozaik pastayı yapıp dondurdum. Sonrasında üzerine hazır Dr. Oetker çikolatalı sosundan sürdüm. Pasta donuk olduğu için hemen yapıştı üzerine, bıçakla her tarafına sürdüm. Üstüne de dövülmüş fıstık serptim. Bence fena olmadı..

:)

Beyaz peynirli kırmızı biber salatasının tarifini eski tarifler arasında bulabilirsiniz.. Bu sefer şekilde biraz değişiklik var diye fotografını paylaşmak istedim.. Tat önemli ama tabi şekil de..


Afiyet bal şeker olsun!

Salı, Ağustos 27, 2013

Eski tarifler yeni fotoğraflar..

"Özenle sakladığınız bir sari lira gibi ömrünüz; 
Vakit gelip sandıktan çıkardığınızda,
Birde bakıyorsunuz ki,
Tedavülden kalkmış
."

Can Dündar

Pastane Poğaçası

Mermer Kek

Perşembe, Temmuz 04, 2013

Bosna Hersek - Bölüm II

Bosna-Hersek ziyareti hiç düşünmediğim bir konuda farkındalık sağladı.. Batılılaşma çabası içinde kendi değerlerimize pek sahip çıkmamışız.. Saray Bosna'da hala Osmanlı etkisini kültürel anlamd görmek mümkün.. Aslında bu da yaşamı zenginleştiren bir şey.. Bize ait ne varsa atıp kurtulmuşuz.. Yapılması gereken siyasi değişimlerden bahsetmiyorum, onlar için minnettar olmaktan daha iyi birşey yok yapabileceğimiz.. Bugunlerde bunu daha derinden hissediyoruz ama öte yandan bizi biz yapan değerlerimize sahip çıkamamışız.. En basitinden yemek kültürümüzü bile unutmuşuz.. Osmanlı'nın bir sancağı olark yüzyıllarca yaşamış bu topraklar daha çok tutunmuş bizim getirip onlara öğrettiklerimize.. Bu da ilginç geldi açıkçası..


İnat Kuca eski bir Türk evi'nde iş yapan bir restoran.. Yemeklerini beğendik.. Resimler oradan.. Üstteki Begova Çorbası, alttaki de soğan dolması.. Bunun dışında bizim İnegöl köftesinin atası olan cevapcici de hem çok ucuz hem de yanında gelen ekmek ve soğanla çok lezzetli.. Mutlaka en az bir kere yemeden gitmeyin..


Salı, Temmuz 02, 2013

Bosna Hersek - Bölüm I

Eşim Bosna Hersek'e gidelim mi dediğinde hiç istemedim.. Ne var ki görülecek diye düşünmüştüm.. Ama sonra Norveç ve Güzelçamlı gezileri için de aynı şeyi söylediğimi düşünerek, hadi gidelim dedim..

Melis ile ilk kez yurtdışında otelde kalmalı bir geziye çıktık.. Gerçi artık 2 yaşında.. Son 3 gündür de bize iyi uyum sağladı minik kızımız.. Yaklaşık 1.5-2 saatlik bir uçuştan sonra Saray Bosna'ya vardık İstanbul'dan.. Kiralık arabamızı havaalanında alıp otelimize geldik Cumartesi günü.. Pansion Harmony adında şehrin biraz dışında bir yerde kalıyoruz.. Sahipleri çok yardımsever, çok yakından ilgileniyorlar.. Bize kocaman bir oda verdiler.. Muhteşem şehir manzarası olan Melis'in için yeterince koşturacak alan sahip bir oda.. Böylece ilk çekincemden kurtulmuş oldum..


Saraybosna çok güzel bir şehir.. Dağlarla çevrili yemyeşil bir şehir.. Öte yandan yaralı, yaraları taze bir şehir.. Birçok eski binada savaşın izleri duruyor.. Yıllarca abluka altında kalmış, sefaleti yaşamış bu sehrin insanları ne yazık ki.. En kötüsü de bütün dünya bunlar olurken seyirci kalmış eli kolu bağlı.. Neredeyse 4 yıl süren savaşta şehri kuşatan Sırplar yardımların gelmesini tepelerde konuşlanmış tanklarla, keskin nişancılarla engellerken, insani yardıma ve silaha ihtiyaç duyan Boşnaklar bir tünel kazmışlar.  Kuşatma altında olmayan BM bölgesinde bir evin bodrumu ile şehri birbirine bağlamak için.. Yaklaşık 1 km uzunluğunda, 1 m genişliğinde ve 1.60 m yüksekliğinde bir hayat tüneli kazmışlar. Kalan 20 m'lik tünel şimdi müze halinde görülmesi gereken bir yer.. Biz Saraybosna gezimize oradan başladık... Yaşanan vahşet karşısında sessiz kalan insanlık adına utanç duydum..



Saraybosna merkezde ise en ilginç yer Başçarşı. Çok renkli, canlı bir çarşı burası.. Kafeler, alışveriş için dükkanlar, restoranların bulunduğu bu merkezde epey vakit geçirdik.. Biz ilk akşam yemeğimizi  Steak House Bosanska Kuca'da yedik.. Garson Türkçe biliyordu, çok yardımcı oldu seçimlerde.. Gayet orjinal ve lezzetli bir yemek yedik.. Biz kahve kültürümüzü unutmuşuz ama Boşnaklar hala bol bol Türk kahvesine benzer Bosna kahvesi içiyorlar.. Çay hemen hemen hiçbir yerde karşımıza çıkmadı.. Kahve güzel.. Özellikle yemyeşil manzaraya karşı içilince..


Şehir merkezinde Mimar Sinan tarafından yapılmış bir cami de bulunmakta.. Savaş sırasında önemli hedeflerden biriymiş ama savaş sonrası yardımlarla elden geçirilmiş.. Bunun yanında görülmesi gereken diğer noktalara henüz gidemedik.. Yarın şehir turuna devam edeceğiz..

İkinci günümüzde biz Mostar-Blagaj gezisi yaptık.. Yaklaşık 2.5 saat çok hoş çok yeşil çok farklı manzaralar eşliğinde Mostar'a vardık.. Saraybosna'da hava serinken, Mostar çok sıcaktı.. Mostar'ı hep bir köprüden ibaret zannediyordum ama çok farklı, değişik bir şehir.. Köprünün iki tarafında yaşam alanı var.. Taş evler çok kendine has.. Özellikle mimari açıdan çok farklı olan bu tür Avrupa şehirlerinde cami, minare görmek enterasan oldu benim açımdan.. 

Saraybosna-Mostar yolunda çekilen bir fotoğraf..

Mostar Köprüsü'nden görüntü..

Mostar Köprüsü

Mostar Köprüsü'nün altında Melis'le ayaklarımızı suya sokarken..

Mostar'dan sonra Blagaj'a geçtik.. Mostar'a çok yakın, yaklaşık 20 km sonra var sanırım.. Burada da Alperenler tarafından yapılmış bir tekke var.. Büyük bir su kaynağının yanına yapılmış olan bu tekkede mutlaka bir kahve için derim ben.. Gürül gürül akan bir su, püfür püfür rüzgar.. Mostar'a kadar gitmişken burayı görmeden gelmeyin.. Tekkenin içine de giriliyordu ama biz bahçesinde manzaraya karşı oturduk..


Bugün de Vezirler Şehri Travnik' gittik.. O da çok hoştu.. Onu da yarına bırakıp, şimdilik bu kadar diyelim ama akşamları fırsat bulduça yazmaya devam..

Pazar, Mayıs 19, 2013

Eskişehir'de waffle keyfi..


Araya zaman giriyor ama hep gönlümde buraya birşeyler yazmak geçiyor ne yalan söyleyeyim.. Güzelçamlı'ya gittik geçenlerde eşimle kızımla 3-4 günlüğüne kafa dinlemeye.. Orada süper bir pideci bulduk, onu yazacaktım ama burada arkadaşlar Belçika waffleı yapınca arada, onunla başlamak istedim.. Daha önceden yazmıştım Liege waffle'ı.. Tarifn içinde vanilyası sanki eksik gibi. O nedenle yarım paket yerine siz tam bir paket koyun derim ben.. Bir de benim gibi sakın 2 ölçü yapmayın.. 1 ölçü rahat rahat 6-8 kişiye yeter! 

Güzel bir kahvenin yanında afiyet olsun!!

(Telefonun kamerası ile çektiğim için fotograf süper değil ama belçika çikolatası eşliğinde taze meyvelerle çok güzeldi waffle)

Pazar, Şubat 10, 2013

Tiramisu


Ne gariptir insan yazmak istedikçe daha çok yazamıyor..

Geçen gün iş için Boğaziçi Üniversitesi'ndeydim.. Orada görüştüğüm, doktora yapan, sempatik asistanla sohbet ettik biraz, onun da Belçika'da bulunmuşluğu varmış Erasmus programı nedeniyle.. Konuşurken en son size birşey sormak istiyorum, szin bir bloğunuz var mı diye sordu. Meğer Belçika'deyken özellikle, Belçikalı bir site olduğu için benimkini de okurmuş.. Mutlu oldum kısaca..

Yeniden bir hevestir başlayayım istiyorum ama bakalım ne kadar mümkün olacak.. Bizim ufaklık, canım içi Melis'im, 18 aylık oldu. Babasıyla su almaya gittikleri için fırsat bu fırsattır dedim.

Tarif eski, fotoğraf yeni.. Mascarpone yerine labne peynir kullandım sadece farklılık olarak.. Bu arada aklınızda olsun pastacılık malzemeleri açısından Metro çok zengin, aradığım her şeyi bulabiliyorum, tavsiye ederim.. Karta ihtiyaç yok, günlük numara ile alışveriş yapılabiliyor Eskişehir'de..

Yeniden merhaba.. Umarım uzun soluklu bir merhaba.

Pazar, Ağustos 26, 2012

Uzzuuuun bir aradan sonra Tahinli Kabak Tatlisi

Uzun bir aradan sonra merhaba...

Kısaca geldik, Eskişehir'e yerleştik.. Kızım 1 yaşına bastı.. Herşey yolunda.. Ülkemize döndüğümüz için  mutluyuz, kafamız rahat..  

Bayramda İstanbul dönüşünde Sakarya'da balkabaklarını görünce almadan duramadık.. Gerçekten nefis bir kabakmış, yetiştirenlerin ellerine sağlık..tahinli kabak tatlısı buraya has bir şey.. Daha önce denememiştim ama çok beğendim, ağır da bulabilirsiniz karar sizin.

Malzemeler

1.5 kg soyulmamış kabak
350 gr şeker

Tahin

Yapılışı

Kabakları soyup temizleyin ve irice dilimleyin. Üstlerine şekeri gezdirin. Altı kısık şekilde biraz su salana kadar ocakta tutun. Sonra ateşin altını açın, bir 5 dakika o şekilde pişirdikten sonra kısık ateşte yarım saat daha kabaklar yumuşayıncaya kadar pişirin.

Tatlınız soğuduktan sonra, servis tabağına alın. Üstüne tencerede kalan şerbeti dökmeyi unutmayın. Böylece hem parlak gözükecek hem de tadı daha yerinde olacaktır. 

Sonrasında da bir dilediğiniz kadar tahini (kişi başına 1-2 tatlı kaşığı kadar sadece üstüne gezdirmek için) sızdırarak gezdirin. Tabi dileyene cevizle de ikram edebilirsiniz.

Afiyet olsun.



Pazartesi, Mart 05, 2012

Taşındık!


Leuven'de çok istiyordum, heykel fotoğrafı çekmeyi ama nedense zaman varken heves yoktu, heves varken zaman yoktu..

Belki de hayalim Eskişehir'deki heykellere kısmettir..

Cuma, Ağustos 19, 2011

Hosgeldin dunyama Melis'im..

Kizimiz Melis 09.08.2011 Sali gunu saat 20.14'te 3600 gr ve 53 cm olarak saglikla dunyaya geldi.. Hayatima anlam, canima can katti..


Cumartesi, Temmuz 16, 2011

Baska tarifle mermer kek


Daha evvel iki tane mermer kek tarifi paylasmistim sizinle.. birinin icinde tereyagi var, o yuzden belki cok cazip gelmeyebilir.. digeri de muzlu mermer kek.. harika oldugunu bilsem de gene de esim gibi pismis muzdan hoslanmayanlar olabilir.. O nedenle, surada bulup, olculerini azaltarak denedigim mermer kek tarifi geliyor..

Malzemeler
3 yumurta
1.5 kap seker (375 ml, iki su bardagindan bir parmak eksik gibi)
2 tatli kasigi vanilin
3/4 kap sut (180 ml)
3/4 kap sivi yag (180 ml)
1.5 kap un (375 ml)
2 tatli kasigi kabartma tozu, azicik tuz
2 yemek kasigi kakao
Damla cikolata

Yapilisi
3 yumurta, seker ve vanilinle cirpilir.
Sut ve yag eklenir, karistirilir.
Un, kabartma tozu ve bir cimdik tuz eklenip mikserin dusuk devrinde homojen bir karisim elde edene kadar cirpilir.
Buyukce bir baton kalip yaglanir, ya da yagli kagitla ici kaplanir. Hamurun yarisi kaliba dokulur. Kalan yarisina da kakao eklenir, karistirilir. Kaliba dokulur. Ustune damla cikolatayi serptim ben ama hamur cok akiskan oldugu icin pisme esnasinda damla cikolatalar kekin icine karisti, o yuzden bence kakaolu hamurla karistirip oyle ekleyin damla cikolatalari..

Afiyet olsun..